Abdulhamit ALBEZ


BAY PİYON...


Dünden mülhem!

Dün birkaç konu yazmıştım ve sonunda...

Son olarak bugün AK Parti ile ilgili yazmak istiyorum demiştim!

Meraklısı, dünkü yazıma girip tamamını okuyabilir!

Bazı itirazlar geldi...

Bir de uyanıklık eden, piyon çıktı!

Önce usulünce itiraz edenlere ve dahi onlar gibi düşünenlere `Mama` sözcüğünü izah edeyim!

Malum, mama çocuklara verilir!

Ben bu kelimeyi, elbette mecazi anlamda kullandım.

Kaldı ki kendinden önceki cümleden yola çıkarsan, manalandırabilirsin...

Yoksa, nereye çeksen oraya gider!

Yazıyla yeknesaklık kurarsan, mecaz cuk diye oturur hafızana...

İşte....

Aylardır kafasını kuma sokanlar, birden çıkartmış gibime geliyor!

Hayrola beyler, mama zamanı mı?

Demiştim!

Yani demem o ki...

Birader, zaten yönetimdeydiniz...

Bir buçuk yıldır pek maharetinizi göremedik!

Yokları oynadınız!

Partiye dahi uğramazdınız...

Hep aynı kişiler nöbet tutar dururdu...

Yeniden yönetime girip, yine nöbetinizi tabiri amiyanesiyle birine mi kitleyeceksiniz!

Bir kere...

Heyecanınız yok heyecan!

Bırakında, heyecanı olanlar gelsin!

Kötü mü bu dediklerim yani...

Partisini seven, arkada durur heyecanlılara yol açar!

Bu arada...

Kimseye para pul yediniz demedim ki bazı kişiler öyle de anlamış!

Valla nasıl anlaşılmış bilmiyorum!

Ne haddime...

Hangi partide hangi ekonomik işler olur...

Kimi ilgilendirir!

Bana ne parti içindeki para pul işleri değil mi?

Özetle...

Mamadan kasıt, yönetim yapma döneminde paye almak idi...

Son olarak piyona yer vermek istiyorum!

Demiş ki...

En ummadığın senin içyüzünü keşfeder, sen herkesi kör, halkı sersem mi sanırsın?

Arkadaş başını deve kuşu gibi toprağa gömünce, görünmediğini sanıyor!

Şimdi moda oldu...

Sanal alem çığırtkanlığı yap, sonra işine bak!

Diyeceğim şu ki...

Ey Piyon!

Seni ileri sürenler, senden bir şey olmayacağını zaten biliyor!

Siyaseten yani...

Madem itiraz edeceksin, tuhaf tuhaf saldırma...

Söyleyeceklerini bize söyle...

Daha önce yine çıktın, dediklerin yazdık!

Şimdi, umudu tükenmiş gladyatör gibisin!

Ne diyeceksen, aynen...

Bak ben buraya yazarım!

Senin sosyal medya çığırtkanlığın bize sökmez!

Sadece çığırtkan olursun!

Şahsiyetli siyaset güdesin ki bir karşılığı olsun!

Sosyal medya hesabından yazdıklarını sildirdim arkadaşlara...

Amma ve lakin...

Buraya koydum!

Buraya koydum ki...

Herkes senin ne kadar olduğunu görsün!

Şahsiyetli siyasetçi, gazeteciyi arar, ulaşır ve ona itirazlarını yapar!

Sen, partine seçim zamanı bomba koyanları merkeze oturtup, ilçe başkanı adaylığını ilan etti!

Senin belediye başkan adayına tuzak kuranlarla yol yürüdün!

Kimse bunu görmedi mi, anlamadı mı?

Dışarıdan biri olarak bana dahi tuhaf geldi...

Bu durum, CHP`de yaşansa onu da yazardım...

MHP`de aynı durum olsa, onu da yazardım!

Haşmetli`nin dediği gibi...

Yersen piyon!

Bilmiyorum artık, fasulye soymaya mı o partiye gitmeyi planlıyorsun!

Ben senin yönetimde ne ettiğine ne etmediğine bakmam!

Ben kamuoyunda neler var neler yok, ona bakarım!

Millet zeka özürlü mü?

Adayım diye kendince basın ziyaretleri yaptın, Trakya Flaş Haber, gazete değil mi?

Ayfer Ablam`dan ne farkın kaldı?

Üstelik, ilçe başkanı olacağım dediğin partinin son bir buçuk yıldır sesi soluğu olmuş bir gazete...

Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?

İşte bu yüzden yazdıklarının bir hükmü yok!

Parti içerisindeki rekabetin maşalığını sağa sola çemkirerek, hafifletemezsin!

Hakikat ehli olsaydın, belki bir kıymeti olurdu!

Suretin başka, hakikatin başka senin!

Bu arada, yalancı durumuna düşmekten bilmiyorum utanır mısın?

Sana kaç pazar o partinin kapısının kapalı olduğunu yazarım!

İktidardaki bir partinin kapısı pazar günü dahi kapalı olmaz!

Senden daha çok ben o partiye uğramışımdır son bir buçuk yılda!

Seni çoğunlukla kabalalıklar arasında gördüm!

Bir gazeteci, senden çok o partiye uğruyorsa...

Otur azıcık düşün!

Ben hayatımda bir partiyi savunmadım...

Savunduğum gün gazeteciliği bırakırım!

Gazetecilik kisvesi altında, partilere ayar çekenlerle kol kola gireceksin sonra bana had bildireceksin!

Demegoji yaparak kime şirin gözükürsen gözük, ne olduğunu herkes biliyor!

Yukarıda da yazdım!

Sen, partine bomba koyanlarla kolkola gezdin!

Benim anlatmama gerek yok, bilmesi gerekenler biliyordur zar!

Dedim ya...

Devekuşu misali...

 

İşte bu yüzden!

Dediklerin, sosyal medyadan çemkirmenin bir kıymeti harbiyesi yok!

Ben gördüklerimi, kamu adına yazarım!

Yeri gelir CHP`yi...

Yeri gelir MHP`yi...

Yeri gelince de AK Parti`yi yazdım ve yazarım!

Aynı olay MHP`de de yaşansa yazarım!

CHP`de de olsa yazarım!

Yok efendim AK Parti`yi savunmak ya da bazı kararlar vermek benim haddim değilmiş!

Yahu çok mu umurumda...

Sen savunduğumu falan mı sandın!

Ak Parti adına ben karar vermiyorum elbet de, sen kimler adına nelere karar verdin?

Ben bilmem!

O`nu da zekasını çalıştıran, partindeki arkadaşların düşünsün!

Ben gördüklerimi yazarım, parti yöneticileri de (Parti farketmez) ister dikkate alır ister almaz!

Sonuçta ben kamuoyuna yansıyanları yazıyorum!

Neyse...

İşte piyon bay Serdar Barkın`ın sosyal medya üzerinden dünkü yazım nedeniyle çemkirmesinin tam metni. Noktasına, virgülüne dokunmadım:

Hamit bey bende bakıp izliyorum ki partiye yıllardır uğramayıp şimdi partiden ayrılmayan gazeteci arkadaşlar da malüm etrafta geziyor sizin deyiminizle fıldır fıldır? Siz kimsenin yerinde olamazsınız bu parti sahipsiz değil başta İl başkanımız ve ilçe başkanımız var bunun kararını size sormazlar herkes yerini ve haddini bildikten sonra? Acaba seçimi sadece yönetim mi kaybetti buda bir tartışma konusu. Yönetimde ki arkadaşların tamamı seçimde ellerinden geleni fazlasıyla yaptılar herkesten Allah razı olsun ki Trakya da tek seçim kaybetmiş ilçe Çerkezköy İlçesi değil hatırlatmak isterim. AK partiyi savunmak yada bazı kararları vermek sizin haddiniz değil. Basın olarak Ortada durmaya ve tarafsız olmaya davet ediyorum sizi. Bence sizin mama zamanınız gelmiş.