Yılın ilk tatilini geride bıraktığım haftanın pazartesi gününden hepinize merhaba değerli okurlarım. Geçen hafta ailecek Bitez’de olacağımızı buradan size yazmıştım. Dolayısıyla bu hafta ailece gittiğimiz 5 günlük tatilimizin detaylarını ve notlarını paylaşacağım.
O zaman haydi hep beraber nerelere gitmişiz neler görmüşüz hep birlikte bakalım.
BİTEZ, BODRUM’UN GÖZ BEBEĞİ
Bugüne kadar neredeyse Ege ve Akdeniz tarafındaki tüm tatil lokasyonlarını gördüğümüz için daha önce geçerken uğradığımız ama detaylı göremediğimiz Bitez’de konaklamak istedik. Pazar gece başlayan yolculuğuz pazartesi sabah bölgeye ulaşmamızla son buldu. Malum tatil uzun sürünce ve de çocuk da olunca kendi arabamızla gitmek en mantıklısı. Otele yerleştikten ve havuz keyfi yapıp güzelce bir dinlendikten sonra ilk akşamımızı son dönemde özellikle popüler hale gelen Balıkçı İsmet’ten yana kullandık. Bir yere gezmeye gitmeden önce o yeri araştırıp gidilecek ve görülecek yerler listesi hazırlamayı çok severim. Böylelikle hem az efor harcıyor hem de nokta atışı yaparak alelade mekanlarda vakit kaybetmemiş oluyorsunuz. Balıkçı İsmet’in tüm lezzetleri genel anlamda bizi tatmin etti ama özellikle kalamar’a bayıldığımızı belirtmek isterim. Yolunuz düşerse mutlaka deneyin.
Gündüzleri aşırı sıcak olduğu için mekan ve lokasyon keşiflerimizi hep akşam saatlerine bıraktık. İkinci gün Hey Joe’ye gittik. Tablolar ve sanat eserleriyle dolu cafe insanın ruhunu beslerken el yapımı tatlıları ve kahveleriyle mideye de hitap ediyor. Biz eşimle çok alengirli kahvelerden hoşlanmadığımız için cold brew ve flat white söyledik. Yanına da el yapımı cheesecake ve tiramisu istedik. Gerçekten enfesti. Sonrasında geceyi Bodrum’un meşhur dondurmacısı Mavi Dondurma’da bitirdik.
Ertesi gün ise bana kalırsa civardaki en iyi İtalyan restoranlarından biri olan Verona’ya gittik. Bakın burayı hayatım boyunca gittiğim en iyi 3 İtalyan arasında sayabilirim, o kadar söylüyorum. Bahçeye yayılan şık atmosferi, fonda çalan klasik müzik ve güler yüzlü çalışanlarıyla muhteşem bir yerdi. Biz Ediz’le margarita pizza söyledik, eşim restoranın kendine has hamburgerinden, sipariş verdi. Öncesinde atıştırmalık olarak carpaccio yedik ve onun da ne kadar enfes olduğunu söylememe gerek yok sanırım. Restoranı hemen sosyal medya hesabından takip etmeye başladım ve her gittiğimde mutlaka uğrayacağım, o belli oldu.
Ertesi akşam yemeğimizi otelde yedikten sonra tatlı için Sabriye Profiterol’e gittik. İnternette aradığınızda hemen karşınıza çıkan ve bir kadın girişimcinin hayata geçirdiği bu küçük ama sıcak mekanda hazırlanan profiterolleri yine açık ara bugüne kadar yediklerimin arasında en iyi olarak sıralayabilirim. Mekanda sadece profiterol seçeneği yok, gelmişken diğer alternatif tatlıları da deneyebilirsiniz.
Son akşam Michelin Guide ödüllü Bağ Arası Restoran’a gittik. Bu arada Bitez’de sezon dolayısıyla bu tarz restoranların çoğu rezervasyon ile çalışıyor. Biz Karma ve Vamos’a gitmek istedik fakat dolu olduğu için yer bulamadık maalesef. Fakat üçüncü alternatifimiz olan Bağ Arası Restoran’dan da gayet memnun bir şekilde ayrıldık. Burası daha çok et ve meze ağırlıklı bir yer. Ortaya et şiş, köfte ve pirzola söyledik. Restoran’ın kendi şarapları da enfesti bu arada. Ben rose istedim eşim kırmızı şarap söyledi, ikisi de gayet başarılıydı. Gece sonunda Michelin’i sonuna kadar hak ettiğinde hemfikirdik.
Ertesi gün dönüş yapacağımız cumartesi sabahı yolumuzun üzerindeki Gusto çikolataya uğradık. Ev yapımı çikolataların lezzetini size anlatamam, kesinlikle gidip kendiniz deneyimlemelisiniz. Yanı sıra matcha çayı ve kahveleri de oldukça lezzetliydi. Mekanın sahibi hanımefendi de oldukça kibar ve naifti. Dolayısıyla yolunuz düşerse mutlaka uğramadan geçmeyin derim. Son olarak kendimize Zeytinlik’ten yolluk alarak dönüş yoluna girdik. Buradan sevdiklerimize mandalina reçeli aldık, malum mandalina Bodrum’un coğrafi işaretli ürünü. Gittiğimiz yerlerden daha sonra baktığımızda orayı hatırlatacak eşyalar almak en sevdiğimiz şeylerden.
Böylece bir tatilimizin daha sonuna geldik ve oldukça keyif aldığımız bir molaydı. Ailece pause tuşuna bastık diyebilirim. Bu hafta sonu bir gezim daha olacak. Onun detaylarını da haftaya paylaşmak üzere, şimdilik hoşça kalın.
