Geçen hafta öğrendim…
Şaşırdım…
Ben bitmiştir diyordum…
Meğer 4 yıldır bitmemiş!
Şundan bahsediyorum…
Çerkezköy’de…
Ahmet Şişman’ın öncülük ettiği…
Bir grup vatandaş…
Bundan 7 yıl önce…
Narin Tekstil A.Ş’den arsa almıştı…
O zamanın 28 milyon TL’sini de vermişler!
Bu arsa…
Şirkete kayıtlı ancak elbette kişisel muhatapları var!
Emre Narin mesela…
Mesela…
Pakize Oya Narin…
Ben bu Emre Narin ile mahkemelik olmuştum!
Beraat ettim!
Beni adliyeye şikayet etmişti…
Demişti ki…
“Bana dolandırıcı” dedi…
100 bin TL’de tazminat istiyordu!
Oysa…
Ben ona dolandırıcı demedim!
Devletin savcısı demişti…
Nihayetinde…
Açtığı davanın arkasında da durmadı!
Davayı açtı, duruşmaya gelmedi…
Dava düştü…
Davayı açtı, duruşmaya gelmedi…
Dava düştü…
Kanunları kullanmayı iyi biliyor arkadaş…
Belli süresi var bunların, biliyor musunuz sevgili okur!
Düşüyor dava…
Arkadaş süre bitmeden açıyor yenisini…
Dava düşüyor, süre bitmeden yenisini açıyor!
Derken…
En sonunda gelmedi…
Kanunun da benim de bir sabrım var!
İnadına, davayı devam ettirdim…
Nihayetinde beraat ettim!
Şuraya geleceğim!
Ben ona dolandırıcı demedim ama hakkında nitelikli dolandırıcılık davası açılmıştı…
Halihazırda Çorlu Ağır Ceza Mahkemesi’nde de devam ediyor!
Sonuçta benim yazdığım, bir iddianameydi!
Mahkemeye sunuldu mu iddianame…
Haber yapılır!
Ayrıca…
Çok da dolandırıcı olmamak istiyorsa…
Aldığını inkar etmediği…
Ancak vermeye de yanaşmadığı…
Vatandaşın parasını versin!
Boşuna mı bu kadar insan mahkeme mahkeme sürünüyor!
Üstelik…
Bugün…
İhtiyati tedbir koyduracak, paraları yok!
Paraları olsa, Emre Bey, böyle edemez zaten!
Neyse…
Şöyle devam edeyim!
Malum…
Narin’leri herkes tanır…
Kavşağa bile, Narin Kavşağı diyoruz!
Okullarda Narin ismi var!
Çerkezköy’de tekstil işi yaparken…
Turizm, otel işlerine yönelmişler…
Bu arada…
Çerkezköy’de de epeyce bir arsa, arazileri var!
İşte bu arsayı satıyorlar ama vermiyorlar!
Derken…
4 yıl önce mahkemelik oldular!
Ahmet Şişman ve o birikimini veren vatandaşlar tarafından mahkemeye verildiler!
Ben de o zaman haber yaptım!
4 yıl önce…
Bir tekzip metni göndermişti Emre Narin bey…
Parayı aldığını da inkar etmiyordu biliyor musunuz?
Açıklamayı aynen kullanmıştım…
Zaten öyle bir açıklama ki…
Her şey itiraf gibi…
Ne diye beni mahkemeye verdiler?
Gayet açık!
Yıldırmak, hakkı yenilen vatandaşın sesi olmamak için!
Çünkü…
Zamana oynayıp, bir süre sonra müruruzamandan yırtmak!
Neyse…
Devam edeyim…
Geçen hafta öğrendim ki…
4 yıl önce açılan dava devam ediyor!
Bu Emre Narin hakkında…
Bir alacak davası var…
Bir de dolandırıcılık!
Ahmet Şişman ile konuştum…
Yine haber yaptık!
Adaletin bu mu dünya diye…
Aslında…
İroni yapalım istedik…
Yoksa…
Mahkemenin kusuru var burada…
Dünya’nın kusuru yok!
Bu arkadaşlar…
Kanunların, mahkemelerin boşluğundan yararlanıyorlar işte böyle!
Benzer olay başıma geldiği için…
Damdan düştüğüm için…
Damdan düşenlerin halinden de…
Anladım!
Anlayacağınız!
Bu yüzden…
Ahmet Şişman ve arkadaşlarına tavsiyem…
Anayasa Mahkemesi’ne gidin!
Ben…
Mahkemeyi, mahkûm ettirmiştim!
Emin olun…
Mahkeme, mahkum olmayı kaldıramaz!
Ankara’da hakimler var!
Hele…
Anayasa Mahkemesi’nde…
Baba hakimler var!
Ali’nin hakkını Ali’ye…
Veli’nin hakkını da Veli’ye…
Veriyorlar!
Yoksa…
Emre Bey ile ben daha çok mahkemelik oluruz!
Bu arada…
Bu kez…
Pakize Oya Narin’le de oluruz zar!
Çünkü…
O’da işin içinde…
Üstelik bu kez onu da yazdım!
Bilmem anlatabildim mi?
