Gazetecinin objektifliği ile…
Hüseyin Gümüş mevzusu hakkında…
Örnekleme ile…
Bugün bir izahat yapacağım!
Çünkü…
Bazen….
Sayısı yüzde 1 bile olsada…
Andavallar çıkıyor!
Gazetecilik, kamuoyunu bilgilendirme…
Görevini üstlenirken…
Aynı zamanda…
Gerçeği eğip bükmeden aktarma…
Sorumluluğunu taşır!
Ve gördüklerini resmeder!
Arkadaş…
Dün, hukuka yakın kim vardı?
Hüseyin Gümüş…
Biz de, ben de yanındaydım!
Bugün hukuka uzak kim var?
Hüseyin Gümüş…
Ben de karşısındayım işte…
Sabık müdürü Hüseyin Gümüş ile ilgili….
Gelişmeler de bu minvalden bakabilirsiniz!
Aynı olayın farklı açılardan aktarılması…
Bir taraf için…
Gazetecinin cesareti olarak görülürken…
Diğer taraf için…
Taraflılık suçlamasına dönüşebiliyor!
Benim okurlarım aslında…
Bu ayrımı yapabiliyor?
Sadece…
Dedim ya yüzde 1…
Hatta 1 kişi bile diyebiliriz!
Çıkıp şu zamanda…
Bazı ayrıntıları, göz ardı ederek…
Niye dün öyleydi, bugün böyle diye…
Sorabiliyor!
Oysa kendi bu sorusuna…
Cevap bulacak durumda…
Gazetecinin Pusulası…
Hakikattir!
Sabık müdür haksızlığa uğrarken…
Yanındaydık!
Haksızlık yapmaya kalkıştığında da…
Karşısındayız!
Ki…
Haksızlıktan öte…
Bir dizi de…
Geçmiş macerası ortaya çıkmaya başladı!
İşte bu yüzden…
Gazeteci olarak…
Bütün bunları olmamış gibi mi sayayım yani?
Bu izahattan sonra…
Geçenlerde…
Sabık müdüre dair bahsettiğim…
Hüseyin Gümüş’ün…
Oğluna verdiği altın ödülüyle ilgili…
Bana biraz teferruat geldi!
Onu da sizinle paylaşayım!
Diyorlar ki…
Söz konusu olan bir kapak kampanyası değil!
Plastik atık toplama projesidir!
Proje kapsamında…
Her okulda…
En çok plastik atık getiren öğrenci...
Birinci seçilmiş…
Ve bu öğrenciler…
Atıkların dönüştürüldüğü….
Tesis tarafından…
Altın ile ödüllendirilmiştir!
Her okuldan yalnızca…
Birinci olan öğrenciye altın verilmiştir!
İşte böyleymiş işin aslı!
Ey Hüseyin Gümüş…
Senin oğlun nasıl birinci seçildi?
Firmalardan gelen altını…
Oğluna nasıl verdin?
Sende hiç mi vicdan yok!
Başka öğrencilerin hakkını…
Nasıl yedin?
Bunu hiç utanmadan da…
Fotoğraf çekilerek…
Kayıt altına aldın!
Ben de…
Fotoğrafın da var!
Oğlunun arkasında…
Pis pis gülüyorsun!
Nasıl da altını götürdüm, der gibi…
Bir surat var o fotoğrafta…
Senin suratın!
Yüzün…
Pek pişkin!
O kadar öğretmenin…
Müdürün…
Okul idarecisinin gözü önünde…
Altını oğluna vermişsin ya…
Sana daha ne diyeyim!
Amirlerine diyorum!
Halen…
657’ye tabii olduğuna göre…
İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne…
Bu konuda soruşturma açmasını…
Öneriyorum!
Bu bir suçtur!
Ayrıca…
Kendi kendine yazdığın…
Maaş ödülü hakkında da…
İkinci bir soruşturma açılmasını…
İhbar ediyorum!
Sayın il müdürlüğümüzün…
Sayın Valiliğimizin…
Bu konuda gerekeni yapacağına…
İnancım tam!
Soruşturma sonucunda…
Varsa…
Su-i istimalin de…
Cezasının…
Verilmesini…
Bekliyorum!
Ki…
Bence…
Alenen kötüye kullanma vardır!
Umarım…
Hak ettiğin cezayı alırsın!
Görevi kötüye kullanmaktır…
Bunun adı!
Sizce öyle değil midir?
Sevgili okur!
İlçe Milli Eğitim Müdürü olacaksın!
Öğretmenler için…
Kurumun verdiği…
Maaş ödülüne…
2000 öğretmen arasında…
İlçe Milli Eğitim müdürü olarak…
Kendinize bu ödülü yazacaksınız!
Kötüye kullanma yok mu?
Suç değil mi?
Bir proje olacak…
Bu projede okul birincisi olan…
Öğrencilere…
Dışardan bir firma altın ödülü verecek!
İlçe Milli Eğitim Müdürü olarak…
Evladınız ne hikmetse…
Oğlunuz….
Bu altın ödülünü alacak!
Bu görevi kötüye kullanmak değil midir?
Bu bir suç değil midir?
Artık…
Top bundan sonra…
Yetkili makamlarda!
Benden bu kadar!
Bugünlükte…
Bu kadar…
Kalın sağlıcakla!





