Evet…
Hem vallahi hem de billahi…
Can simidi olmuştum!
Onu kurtarmıştım…
Teşekkürünü öyle bir etti ki…
Demiş ya…
Yılan yılanlığını yapacak!
Demişken…
Olayı anlatan, nefis bir hikaye…
Yılanla tilki yolculuğa çıkar…
Karşılarına bir nehir çıkar…
Tilki yılana derki, sarıl boynuma…
Birlikte karşıya geçerler…
Yılan hazır boynuna sarılmışken, tilkinin…
Başlar, zehrini akıtmaya…
Tilki, yılan kardeş biz arkadaş değil miyiz?
Neden beni sokuyorsun?
Dese de nafile…
Yılan der ki…
Tilki kardeş, arkadaşız arkadaş ama…
Benim fıtratımda, sokmak var!
Hikayenin devamında tilkinin sürprizi vardır!
Orasını anlatmayayım!
Anladınız, siz anlayacağınızı!
Sadede geleyim!
Bizim Dear Yılmaz…
(Bakın Dear’ı büyük yazdım, ne kadar kendisini hala önemsiyorum!)
Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası için…
Tiyatro çevirdikten sonra…
Başkanlığını açıklayan Rahmi Yılmaz var ya…
O işte!
Onunla ne hikayelerim var, ne hikayeler…
Bugün…
Yeni bir hikaye…
Mesai arkadaşıyız biz, Dear Yılmaz ile…
Kendisini, iyi tanıdık!
Şöyle ki…
Bunun benim etrafımda döndüğü günler…
İkide bir diyor ki…
Basın toplantısı düzenliyorum, hiç kimse gelmiyor!
Tek tek…
Gazetelerin, ismini vererek…
Hepsine, güzellemeler diziyor!
O bilmem kimin şeyine girmiş!
Bu, zaten bilmem kimin…
Öteki, Suleyman Kozuva’nın yanında…
Beri ki, Süleyman Kozuva’nın yanında…
Kimse, benim dediklerimi yazmıyor…
Herkes Süleyman Kozuva’nın yanında…
Herkes satılık!
Şimdi de tabii ki…
Dear Yılmaz’a göre, ben satılığım!
İşine gelmeyen, tu kaka!
Kazan doğurunca iyi, ölünce…
Satılık!
Ben hariç…
Herkes ne olduğunu, biliyormuş!
O yüzden, gelmiyorlarmış!
Eeee…
Kurdum gazeteyi, sahip çıktım buna…
Bir de baktım…
Medyanın yıldızı olmuş!
Kimse beni yazmıyordan…
Her gazeteye haber oluyora gelmiş!
Güzellemeler dizdiği…
Güzelleme diyorum, anlayın artık…
Ne hakaretler ne hakaretler…
Terbiyem el vermez yazayım!
Amma ve lakin!
Gazeteci arkadaşlara, merak ederlerse…
Özelde söylerim!
Dedim ya…
Gazetelere koştu sonra iyi mi?
Demediğini bırakmadığı, gazetecilere…
Hani kardeşim, bunlar şöyleydi böyleydi…
Biz görevimizi yaptık, suyun karşısına geçirdik!
Değil mi?
Daha ne diyeyim!
Naçizane bir tavsiyeyle…
Bitireyim…
Karşılarında…
Kurgu yapıp, tiyatro çevirdiğin basın var ya…
Gazete, gazeteciler…
Kıymetini iyi bil onların!
Bay Rahmi Yılmaz…
Bir dediklerini, iki etme…
Belki kendini affettirirsin!





