Ben geldim…
Sen gittin!
Veda bile etmedin…
Ama, gittin…!
Oysa…
Hoş geldin demiştin…
Konuşamadık…
İki çift söz bile…
Edemedik!
Hastane odasında, vedasız gittin…!
Ben geldim!
Sen gittin!
Ben gidiyorum, demedin…
Usulca…
Sessiz sedasız…
Gittin!
Ben geldim!
Sen gittin!
Baş ucunda beklerken…
Sen gittin!
Ben donmuştum!
Sana konduramadım ki…
Vedasız gidişi…
Yine de sen gittin!
Ben geldim…
Sen gittin!
Dua ederken dilin…
Onca duayı ettin!
Bir, hoşça kal demedin…
Sessiz sedasız…
Gittin…!
Ben geldim…
Sen gittin!
Uyur gibi…
Bir saat sonra uyanır demiştim babama!
Ki…
Uyanmadın!
Elin şakağında gittin!
Ben geldim ama sen gittin!
Bilseydim, vedasız gideceğini…
Bilseydim yazı beklerken, kış olacağını…
Yıllar…
Hasret geçer miydi?
Ben geldim…
Ama sen gittin!
Hani ben senin balındım?
Balını öksüz bırakıp da…
Gittin!
Hayallerimi…
Toprağa gömüp de gittin!
Beni öksüz bırakıp da gittin!
Gittin!
***
Bugün…
Perşembe!
Yarın cuma…
Perşembe’nin ne olduğunu?
Bilenler, bilmeyenlere anlatsın!
29 Ocak 2022’yi hiç unutmuyorum!
Unutamıyorum!
Annemin sonsuzluğa gittiği gün!
Annem ağır bastı bugün…
Ona dua edeyim, Kur’an okuyayım derken…
Derinlere daldım galiba!
Sergüzeşti hayatım, gözümün önünden geçti!
Çocukluğumdaki annem…
Attığı dayaklar…
Bağrına bastığı günler…
Koynunda uyuduğum geceler…
Anne şefkati!
Ve yalnızlık!
Bugünde böyle!
Gençlik yıllarında sevgiliye yazardım…
Şimdi anneye…
Böylece…
Şiir de yazdığımı gördünüz!





