Yaklaşık iki ay kadar önce yazmıştım!
İrmet Hospital’de ortaklar ayrılıyor diye…
Malum…
Ahmet Türker ile İrfan Tombalak hastanenin iki ortağı…
Yarı yarıya…
Ortaklık bozuluyor galiba diye yazmıştım!
Çünkü…
Bir ortağın, hissesini satması gündemdeydi…
Burun kıvıranlar oldu!
O burun kıvıranlara…
Kapak olsun!
Şöyle ki…
Geçen hafta 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü idi!
Bir baktım!
İrmet Hospital, gazetecilere yemek vermiş!
Adet üzere…
Buraya kadar her şey normal!
Amma ve lakin!
Bir baktım…
Duayen sanayici…
Ömer Kılınç’ta sofrada…
Hem de…
Ahmet Türker Bey’in açıklamasına göre…
İrmet Hospital, İcraa Kurulu üyesi…
Demek ki…
Neymiş…
Hiçbir şey olmasa bile, bir şey olmuş!
Anlamadıysanız…
Yazayım…
Ömer Abi, arabuluculuk edecek!
Durun…
Daha bitmedi, diyeceklerim!
Hem sevgili Ömer Abim duysun…
Hem de…
Sonuçta hastanenin yarısı da onun!
İrfan Tombalak duysun istedim!
Belki bir anlamı olur, onlar için!
Çünkü…
Yağmur yağacak dediğin zaman…
Birileri…
Bana ördek mi dedin anlıyor!
Diyeceğim şu ki…
10 Ocak Gazeteciler Günü öncesinde…
İrmet Hospital adına beni birileri aradı…
Dedi ki…
Gazeteciler Günü nedeniyle, hastanemizin programı olacak!
Şu gün, şu tarihte…
Sizi de bekleriz!
İyi tamam dedim, teşekkür de ettim!
Hatta…
İlle de sizi de bekleriz, mutlaka gelin deyince…
Tamam, inşallah deyip telefonu kapattım!
Gazeteden arkadaşlara ne söylediğimi yazmayayım!
Yanlış anlaşılır!
Bir gün sonra, tekrar telefonum çaldı!
Açtım, yine İrmet Hospital…
Bu kez bir başka arkadaş…
Biz programı iptal ettik, ileri bir tarihe…
Günü belli olunca, tekrar arayacağız!
İyi, tamam deyip yine kapattım!
Sıkı durun!
Bir gün sonra…
Bir dost…
İrmet Hospital’in gazetecilere düzenlediği…
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü programından…
Fotoğraf attı!
Seni göremedim, o yüzden attım, dedi!
Son söz…
Sevgili Ömer Abi…
Sayın İrfan Tombalak…
Bilmem anlatabildim mi?





