Sevgili dostlar…
Dün…
Ve özellikle de…
Bugün…
Beni arayanlar oldu!
Sayıları oldukça yüksek…
Dediler ki…
Yahu bu Şaban Kardeş, ne yapıyor?
Bu nasıl iş?
Sence de öyle mi?
Gibilerden…
Evvela…
Belirteyim ki…
Şaban Kardeş…
Çerkezköy Haber Gazetesi’nin…
İmtiyaz sahibi…
Bizim de…
Refikimiz…
Gazeteci…
İkinci olarak…
Müdavimlerim bilir ki…
Şaban Bey’in Çerkezköy TSO Meclis olması için…
Ben çok emek verdim!
Hatta…
Gazeteci olarak…
Bir tek ben yanındaydım!
Ne oldu, ne olmdı!
Nihayet sözümde durdum!
Şaban Bey…
Çerkezköy TSO Meclis üyesi…
Oluncaya kadar…
Yanında durdum!
Biz adam satmayız!
Ve fakat…
O öyle mi oldu?
Asla arkadaşlar!
Kendisi için…
Her türlü fedakarlığı yapanları dahi…
Bir kalemde…
Silen bir karakteri, olduğunu…
Bana gösterdi!
Gözüme soktu!
Hem…
Benim gözüme soktuğu şeyi…
Hem de…
Onun siyasete ilişkin tahminini…
Yani sizin bana sorduklarınızı…
Bugün bu yazıda…
Cevaplayacağım!
Evvela…
Sorunuzdan başlayayım!
Dediniz ki…
Beni arayan ilk şunu sordu!
Şaban Kardeş diyor ki…
Vahap Akay, 10 bin oy fark atar!
Falan filan…
Ne diyor bu adam?
Özellikle de…
AK Partililer bunu sordu!
Ben de onlara dedim ki…
Arkadaşlar…
Siz gidin…
Kendi aleyhinize çalışın!
Millete size oy vermemesini…
Telkin edin!
31 Mart’ta…
Yine de…
Sizin adayınız…
Abdullah Öğe bu seçimi kazanır!
Tabii…
Beni arayanlar…
Özellikle de…
AK Partililer şok geçirdi!
Şimdi beyler, bayanlar…
Sevgili okurlarım…
Gözlerinizi açın…
Yazdıklarımı iyi okuyun, iyi düşünün!
Biz…
Şaban Kardeş’e inansaydık…
15 Temmuz’da…
Ordu yönetime el koymuştu!
Bu adam…
Gazetesine…
Bu manşeti atmadı mı?
Attı!
Sonra…
İşler öyle gelişmeyince…
Sildi, kaldırdı!
Biz…
Şaban Kardeş’e inansaydık…
Çerkezköy TSO seçiminde…
En azından…
25-30 oy alacaktı!
Oysa…
Bağımsız pusulasıyla…
Yalnızca ve sadece…
5 oy aldı!
Diyeceksiniz ki…
Peki…
ÇTSO Meclis Üyesi nasıl oldu?
Sarı listenin oylarıyla oldu!
Çünkü…
Ben onu sarı listeye de…
Yazdırma basireti göstermiştim!
De…
Öylece…
İki listede de ismi olduğu için…
İki listenin oylarının birleşimiyle…
Bugün…
Çerkezköy TSO Meclis Üyesi oldu!
Gelelim…
Hani…
Karakter meselesi dedim ya…
Yani…
Her türlü fedakarlığı yapanları dahi…
Bir kalemde…
Silen bir karakteri, olduğunu…
Bana gösterdi!
Gözüme soktu!
İşte bu bölümü izah edeyim size…
Sevgili dostlar…
Müdavimlerim…
Hatırlayın…
Sırf gazeteci olduğu için…
Yanında durduk…
Çerkezköy TSO Meclis üyesi olsun diye…
Gazetecilerin haklarını savunacaktı!
Bugün daha…
Bizim hakkımızı savunduğunu görmedik!
Basın ilan kurumunun…
Rezaletlerini…
Dile getiremiyor mesela…
Çünkü kendisine…
Üç kuruş veriyorlar…
Her neyse…
Biz seçim öncesi…
Şaban Bey’in…
Çerkezköy TSO üyesi olması noktasında…
Fikir birliği yapmıştık!
Oysa…
Şaban Bey’in içten pazarlıkçı oluşu…
Ortaya çıktı!
Meğer…
Şaban Bey, meclis üyesi olmak istediği gibi…
Bir de…
Çerkezköy TSO yönetim kurulunda…
Yer almak istiyormuş!
Hem Allah şahittir…
Hem de…
Çerkezköy TSO Başkanı Ahmet Çetin başta olmak üzere…
Gazeteciler grubundaki…
Diğer meclis üyesi adayları!
Anlayacağınız…
Seçim öncesi…
Bu noktada…
Yönetim kurulu üyesi olma isteğini…
Tek bir sefer dahi…
Dile getirmedi!
Bütün söylem…
Meclis üyeliği üzerineydi…
Biz de…
Bu noktada fikir birliği etmiştik!
En bomba noktaya geliyoruz!
Seçim oldu…
Yukarıda da yazdığım gibi…
Şaban Bey, bağımsız pusulada…
5 oy aldı!
Oysa seçim öncesi…
25 oy en az alacağını söylüyordu!
Üstelik herkesi…
Tek tek arıyor…
Kırmızı beyaz listesi olduğunu söylüyordu!
En az 20 kişi…
Vermez mi?
Vermedi işte!
Her neyse…
Sarı Liste…
Oylarıyla…
Bizim Şaban Bey, meclis üyesi seçildi!
Seçildi ne oldu?
Meclisin ilk günü…
Yönetim kurulu listesinde…
Olmadığı için…
Meclis için oy kullanmadan…
Salonu terk etti gitti!
Oysa…
Son gün…
Adı sarı listeden silinseydi…
Bugün…
Meclis üyesi dahi olamayacaktı!
Ahmet Çetin beni son gece aradı…
Bizim arkadaşlarımız…
Hiç kimse…
Şaban Kardeş’i istemiyor!
Ben sarı listeden sileceğim adanı…
Dedi!
Ben de…
Ona…
Ahmet Bey, benim hatırım için kalsın!
Dedim…
Ve Ahmet Çetin bizi dikkate aldı!
Bu arkadaşın adını silmedi!
Gelelim Şaban Kardeş’in hatırımıza ne yaptığına…
Dedim ya…
Çerkezköy TSO salonunu terk etti!
Çünkü…
İsmi yönetim kuruluna yazılmamıştı!
Ha bu arada…
Gitti hemen…
Gazetesinden de…
Ahmet Çetin’e…
İftiraya soyundu…
Efendim Ahmet Çetin kapıları tutmuşta…
Şöyle olmuş, böyle olmuş!
Yahu…
Böyle ucuzluğa gerek yok ki?
De ki…
Beni yönetime almadı, sinirlendim…
Niye yönetime alınmadığını yazıp, anlatmıyorsun ki…
Şimdiler de de…
Neredeyse…
Her meclis toplantısında…
Bir maraz çıkartmak için…
Söz alıyor!
Çünkü derdi belli…
Onu yönetime almadılar!
Yahu…
Ben olmasam…
Meclis üyesi dahi olamıyordun!
Her neyse…
Devam edeyim ben!
İşte o Oda’yı terk edince…
Kendisini telefonla aradım…
Çünkü…
Sarı Liste’dekiler…
Benim gözüme bakıyordu!
Nerede Şaban…
Nerede meslektaşın!
Sattı bak, seni?
Bunları işittim…
İşte aradım kendisini…
Abi biz böyle anlaşmamıştık!
Sadece senin meclis üyeliğin söz konusuydu…
Benim haberim var mıydı?
Yoktu!
Niçin yönetim kurulu üyeliği de…
İstediğini söylemedin…
Dediğimde…
Cevap tabii ki veremedi!
Çünkü…
İçten pazarlıklı biriymiş…
Sadece…
Ben hakketmiyor muyum?
Dedi!
Hak edersin etmezsin…
Ayrı bir şey…
Lakin anlaşmanın içinde…
Olan bir şey değil!
İşte bu yüzden…
Dedim ki…
Şaban Bey, bu kadar çalıştık!
Birlikte yol yürüdük…
Benim hatırım için, geri dön!
Meclis oylamasına da katıl!
Zaten senin oyun olup olmaması…
Bir önemi yok!
Çünkü…
Sayı sarı listenin adayının kazanmasına…
Yetiyor, artıyor bile!
Bütün mesele…
Bizim de…
Gazeteciler olarak…
Sözümüzde durmuş olmamız!
İşte bu yüzden…
Benim hatırım için dön…
Meclis’e gir…
Oylamaya katıl!
Dedim!
Bunları anlattım…
Amma ve lakin…
Kendisi için…
Aylarca mücadele veren…
Meclis üyesi olması için…
Gayret gösteren…
Bizim…
Sözümüzü yere düşürdü!
Meclis’e dönmedi!
Anlayacağınız…
Koskoca Ahmet Çetin’e…
Nazımızı geçirdik de…
Sözde gazeteci meslektaşımız olacak…
Şaban Kardeş’e…
Geçiremedik!
Bilenler bilir…
Bu sayfaları okuyanlar da…
Çok iyi bilir…
Onun Çerkezköy TSO Meclis üyesi…
Olması için…
Ne kadar emek verdiğimi…
Anlatmaya gerek yok!
Şimdi soruyorum…
Böyle bir Şaban Kardeş’in sözüne…
Yazdıklarına mı?
İnanacağız!
Elbette hayır!
Bilmem anlatabildim mi?
