Her çıkışın bir inişi, her inişinde bir çıkışı...
İşte bu yüzden...
Çıkarken, ineceğin günü...
İnerken, çıkmayı...
Düşün!
Düşün ki...
Ne böbürlenip, gururlanasın!
Ne de, ağlayıp sızlayasın!
Anlamadıysan...
Şuradan devam edelim!
Son günlerde, siyasetteki ivme, evrilme...
Kartların karıştırıldığı devre...
Yer aynı, bakış açısı aynı...
İnsanlar farklı!
Kafalar aynı!
Öfke, kin, nefret...
Aynı!
Fırsat düştü mü patlayacak!
Eyvah ki eyvah!
Ders çıkarmazsan...
Hep aynı be ya!
Dersin!
İşte bu yüzden...
Normalleşin normalleşelim!
Diyorum!
Azıcık empati...
İtirazım neye biliyor musunuz?
Gezi Parkı`nda ağaç kesiliyor, diye...
Eylem yapan, tencere tava çalan...
Çerkezköy`de 600 ağaç kesildiğinde...
Gık, çıkarmadı!
Neden?
Vicdanlarına sorsunlar!
Sakın, ağaçlar taşındı demeyin!
Gezi`dekiler de taşınabilirdi değil mi?
Dikkat et!
Bir kesim, kendinden olanı aklıyor...
Diğer kesim, kendinden olanı aklıyor...
Bir kesim, karşıdakine kara çalıyor...
Diğeri de...
Neredeyse, gerekçeler aynı!
Bütün mesele şu ki...
Senden, benden...
Ondan, bizden...
Benim belediyem yapıyor!
Ama onun ki de yapıyor, yaptı!
Tencere dibin kara, senin ki ondan kara!
Hal böyle olunca...
Hakikat, ıskalanıyor!
Benden söylemesi...
Aynı filmleri bir daha, bir daha izlersiniz!
Allah`ın sopası yok!
Dengeliyor işte...
Amma ve lakin!
Olan, yeni nesillere oluyor...
Elin oğlu aya, biz yaya...
Bu kafayla, daha 100 yıl...
Amerika da Amerika deriz!
Haberiniz olsun!