Yerel basın…
Demokrasinin bel kemiğidir derler!
Doğrudur….
Köyünden kasabasına…
İlçesinden şehrine kadar…
Halkın sesi…
Yerelin nabzını tutar!
Kamuoyu oluşturur…
Peki, bu basının…
En önemli…
Destek mekanizması olan…
Ya da şöyle diyeyim…
Olması gereken…
Basın İlan Kurumu…
Yani…
BİK!
Gerçekten yerel gazetelerin…
Yanında mı duruyor?
Gerçek gazetecilerin yanında mı?
Yoksa…
Parayı bastıranın…
Parayı bulanın…
Gazeteci olduğu yerde….
Bu tiplerin mi?
Yanında!
Ne yazık ki…
Tablo hiç de parlak değil!
BİK’in ilan dağıtım sistemi…
Ve değerlendirme kriterleri…
Birçok küçük yerel gazetenin…
Hayatta kalmasını zorlaştırıyor!
Bir gazetenin tirajı ya da köşe yazarı sayısı…
Kaliteyi ve bölgeye sağladığı katkıyı belirlemez!
Ancak mevcut sistemde…
İlanlar çoğunlukla…
Büyük şehir merkezlerine…
Veya tirajı yüksek yayınlara yönlendiriliyor!
Bu da demek oluyor ki…
Sahadaki gerçek yerel gazeteler…
Kendi bölgelerinde…
Toplumsal hizmet veriyor olsa bile…
Maddi açıdan yeterince desteklenemiyor!
İhale ilanları, kamu ilanları kısmına…
Çok girmek istemiyorum!
Orada da adalet yok ya…
30 yıl önce…
Adamın olmadığı zaman…
Birisi…
Kese kağıdıyla…
İlan almaya hak kazanmış…
Bu hak…
Ölene kadar sürüyor!
Beri de…
Binlerce kitap okumuş…
Ömrünü…
Sokakta…
Adliye de…
Devletin derin koridorlarında…
İki parça haber yapacağım diye…
Geçiren gazeteciler…
Bugün…
Topluma gerçekleri anlatmak için…
Akla karayı seçiyor!
Ama…
Bizim BİK…
Ballı maaşlarla…
Oturduğu yerden ahkam kesiyor!
Adalet…
Ve dahi…
Gazeteciliğin yaşaması…
Mesleğin gelişimi…
BİK, yönetiminin…
Zerre miskal umurunda değil!
Siyasiler de…
Maalesef seyrediyor!
Ayarını bozduğunuz kantar…
Bir gün…
Hepinizi, hepimizi…
Tartacak!
Şüphesiz!
Bir başka sorun ise şeffaflık eksikliği!
Gazeteler hangi kriterle ilan alıyor…
Neden bazı gazeteler…
Sistemin dışında bırakılıyor…
Trakya Flaş Haber niye mesela…
Kamu ilanı yayımlayamıyor!
Neyi bekleyecek…
Niye?
Buna kim, nasıl karar vermiş!
Dedim ya…
Adamın olmadığı zaman…
Birisi hak ele geçirmiş!
Hangi kritere göre…
Meçhul!
Neye göre değerlendirme yapılıyor!
Size söyleyeyim mi?
Bu…
Emme basma tulumba gibi…
Her şeye baş sallayan…
Halihazırda da…
İhale ilanı yayınlayan…
Üç beş kuruş alacağım diye…
Ne dayatılırsa kabullenen…
Gazeteler…
Onların, yönetimleri…
Gazeteci demek istemiyorum!
Bunlara…
Çünkü gazeteci…
Mesleğine gölge düşüren…
Her şeyi reddetmeli…
İşte bunları yapamayanlar…
Geçenlerde…
Duyurdu!
BİK’in Genel Müdürlüğü’ne…
Bir atama yapıldı!
Birbirleriyle yarıştı…
Bu haberi vermek için…
Dalkavukluğun da böylesi…
Bir tanesi sormadı ki…
Yahu bu kim?
BİK nere…
Bu adam nere?
Demezler onlar, dedim ya…
Gazeteci değiller!
Bütün dertleri…
İlan parasını, cebe indirmek!
Gazetecilikten uzaktan yakından…
İlgili biri değil, bu atanan kişi…
Hayatında muhabirlik yapmış mıdır?
Haber yazmış mıdır?
Sanmam, mümkünatı yok!
Adamın mesleği ne?
Ne alaka ya…
Adam BİK genel müdürü…
BİK genel müdürü öyle olunca…
Gerisini siz düşünün…
Emekli olan…
Tekirdağ BİK eski Müdürü…
Sayın Sabri Karakaya’da…
Bu duruma dikkat çekmişti…
Sayın Karakaya bir açıklamasında…
Şöyle diyor…
Hayatında basınla hiçbir ilgisi olmayan bir kişi, Basın İlan Kurumu Genel Müdürlüğü'ne getirildi. Yaş haddinden emekli olması gerekirken, yönetmelik değişikliğiyle hâlâ o koltukta oturuyor.
Ki…
Çok doğru…
Sayın Karakaya’nın bu konuda…
Önemli tespit ve söylemleri var!
İsteyen…
https://www.kirsehircigdem.com/basin-ilan-kurumu-genel-mudurlugune-sabri-karakaya-mi-geliyor
Bu linkten açıp okuyabilir!
Ben döneyim konuya…
Biz gazete olarak…
BİK’e bağlı değiliz kardeşim!
BİK umurumuzda dahi değil!
Bizi düşünmeyeni…
Biz ne düşüneceğiz…
Yalnız…
Buradan uyarıyorum…
Tekirdağ Milletvekillerimize de…
Sesleniyorum!
Tekirdağ Basın İlan Kurumu…
Gazeteler üzerinde…
Bostan Korkuluğu…
Olmasın!
Anayasal suç işlemesinler!
Bu iş…
Anayasal suçlara kadar…
Gider!
Kimse…
Arpalık yapacak diye…
Gazeteciler üzerine…
Kumar oynamasın!
Kendisine de…
Rol çalmasın!
BİK…
Kapı kapı dolaşıp, millete…
Odalara, borsalara…
Şuraya buraya…
Gazetelere ilan vermeyin diyeceği…
Kurumlara…
İlan verin dese…
Bir yeri eksilmez!
Daha iyi olmaz mı?
Komisyon alacaksın ama…
Hiçbir hizmet vermeyeceksin!
Bir de…
Tekirdağ’da diyelim…
İnsanlar…
Bilmeyenler…
Gazeteleri sormak istediğinde…
Sanki…
Bu BİK uzmanmış da…
Bunlara soruyorlar!
Yahu…
Bu adamların…
Gazetecilikle ne alakası var!
İlan dağıtıyorlar…
Ben onlara komisyon vermiyorum!
Üç kuruş ilanla…
Ayakta duruyoruz!
Bütün dertleri…
Yerel gazeteleri bitirmek, batırmak!
Yalnız…
Bir şeyi unutuyorlar!
Birisinin…
Canına ot tıkarsan…
Allah’ta…
Bir gün…
Ummadığın yerden…
Hesabını sorar!
Ben hatırlatayım da…
Sorsam…
Kimse…
İnanç hususunda…
Mangalda kül bırakmaz!
Amma ve lakin…
Adalete gelince…
Pek kaygısızlar….
Milletin ekmeğiyle oynamaya gelince…
Koç başı hepsi!
Tekrar altını çiziyorum!
Tekirdağ Basın İlan Kurumu Müdürlüğü…
Haddinizi biliniz…
Yerinizde oturunuz!
Anayasal suç işlemeyiniz!
Siz kimsenin gazeteciliğini…
Ölçecek…
Kalibrede değilsiniz!
Atamayla gelmişsiniz…
Oturun oturduğunuz yerde!
Gazeteciliği batırdınız…
Bari…
Gömmek için uğraşmayın!
Hesabı ağır olur!
Tekirdağ AK Parti Milletvekilleri…
Sayın Mestan Özcan…
Sayın Gökhan Diktaş!
Sizlere hassaten sesleniyorum!
Nasip, kısmet…
Görüşürsek…
Bizzat da durumu…
Detaylarıyla…
Sizlere anlatacağım!
BİK’in elini…
Yakamızdan…
Çektiriniz!
Lütfen!
Yerel gazeteler…
Şehirlerin hafızasıdır…
BİK’in yapması gereken tek şey…
Sınırlarını bilmek…
Bir şekilde…
Vazife edinmiş…
İhale Kanunu’na göre ilanlarla…
Uğraşsın!
Sesimiz çıkmıyor bakınız bu konuda da…
Yukarıda yazdım…
Kim neye göre pay etmiş…
Tartışılır!
Hadi geçtik onlardan…
Bizim, ilanlarımıza…
Göz diktirmeyiz!
Reklamlarımızdan…
Elinizi çekiniz!
Ey…
BİK’in unsurları…
Bostan korkuluğu olmayı…
Bırakınız!
Buradan herkese çağrımdır!
Yerelin sesi olmaya devam eden…
Gazeteleri güçlendiriniz!
Yoksa bir gün…
Gazetenin kapısı kapanırken…
Toplumsal hafızamız da…
Kapanmış olacak!
Bitirmeden…
Hatırlatayım istedim!
Sevgili dostlar…
Biliyorsunuz, kitabım çıktı!
Bu hafta sonunda…
Cumartesi günü…
Saat 13.00 ile 17.00 arasında…
Yola Çıkarken-Karakutu yazıları…
Kitabımı imzalayacağım!
Herkesi bekliyorum!
Bugünlük de…
Bu kadar…
Kalın sağlıcakla!