Atatürk diyor ya…
Fikri hür, vicdanı hür nesil…
Mücadele cenderesine atarsan…
Ne fikir kalır, ne vicdan…
İnsan insanın kurdu, çıkar ortaya…
Emperyalist zihniyet ne olacak ki…
Bundan sıyrılmak lazım!
Nasıl?
Şöyle…
İki gündür yazıyorum…
Kredi Yurtlar Kurumu diyorum…
Çerkezköy diyorum…
Karağaç, Veliköy diyorum…
Öğrenci, okul diyorum…
Simit bile dedim!
Bence…
Gayet yüksek mertebeden de dedim!
Amma ve lakin!
Ses…
Sorumluluğu olmayanlardan geldi, geliyor!
Mesela…
Bir siyasetçi…
Siyasetçiler…
Milletvekili…
Çerkezköy eşrafı…
Bürokratları…
Ne bileyim…
Tekirdağ Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü…
Ahmet Üzgün Bey de olabilirdi hani!
Üstelik Ahmet Bey, Çerkezköy çıkışlı…
Buraları iyi bilir, bilmesi lazım!
Tık yok!
Kıymetli okur…
Dün ve önceki gün…
Çerkezköy Meslek Yüksek Okulu öğrencileriydi konu…
İlk gün, çalakalem yazdım…
Dedim ki…
Okul Veliköy Mahalesi’nde…
Yurt, Kapaklı’nın Karaağaç Mahallesi’nde…
6-7 senedir…
Bu öğrenciler, oradan oraya sürünüyor…
Yurttan okula gitmek için…
Gittikten sonra dönmek için…
Her gün iki kez mücadele veriyor!
İkinci gün…
Orada okumuş, olaya birebir şahit olmuş…
Bir okurumun, bana yazdıklarını yayımladım!
O kadar çok aksülamel oldu ki…
Toplumdan…
Öğrencilerden…
Amma ve lakin…
İlgili ve yetkili bir kişi sesini çıkartmadı!
Sonra diyorlar ki…
Çok sert yazıyorsun!
Memleketin gerçek bir sorunu…
Yüzlerce öğrencinin derdi…
Sıkıntı, oldukça büyük…
Dünkü yazıda okurum yazmış ya…
Yurt uzak, güvenlik yok, fabrikalar içinde, ulaşım sorunlu…
Yahu…
Fabrikaların içinde, öğrenci yurdu mu olur?
Allah aşkına!
Ahmet Üzgün Bey!
Bir izahat istiyoruz!
Bu kanayan yaraya…
Bakalım kim merhem olacak?
Son söz…
Ya sabır çektiğimin, farkına vardınız!
Bakalım artık…
Anlayan anlamış mı?
Yarın göreceğiz!